UÄŸruna ızdırap veya büyük üzüntü, sıkıntı çekmek, zarara girmek, ölmek. Örn: ÜçümÃ

Samit kelimesinden çevirme olan "sessiz" teriminin dilbilim bakımından yanlış olduğu bilinmekt

1. Hint-Avrupa dilindeki kapantılıların Cermencede uğradığı değişiklik, ki ötümlü abanı

Sonu abanıkla biten isimlerin çekimi: Ev, ev-i, ev-e... gibi.

Bir açınığın veya yarı açınığın abanık değeri aması.

Bir kelimede ilk sesin abanık olması.

Bir hecenin abanık bakımından hali.

Bir şeyin gerçek değeri, ancak ona çok ihtiyaç duyulduğu zaman iyi anlaşılır.

Bir abanığm kendinden önceki veya sonraki abanığa, kendi niteliklerini geçirmesi (bk. Özümle

Nitelikleri ve birbirine karşı olan ilgileri bakımından bir dildeki abanıkların topu.

Bir kelimede ayrı yerlerde bulunup sesçe birbirine yakın olan abanıklardan birinin öbürüne uy

İki açınık arasında bulunan abanık.

Ad veya fiil kök ve gövdelerinden yapım ekleri ile türetilen ad: korkunç/</kork-unç, yerli&l

Gırtlak, yutak ve ırlak abanıklarının ortak adı ( Bu kelimelere bakınız ).

Dişsel, yuvasal, ön, orta ve art damaksıl abanıkların ortak adı. Bu kelimelere bakınız.

Özel kamçılısından ileri gelen ve Güney Amerika'da görülen sıcak ülkeler hastalığı.

Güney Amerika'da Amerikan orman çıbanı hatalığına yol açan ve birgözeli hayvanların kamçÄ

Kıdem ve yaş bakımından büyük olanların yaptıkları her zaman örnek alınır.

Dilin art damağa abanmasıyla çıkan abanık.

Ayak derisindeki ter bezleri ve kıl keselerinin mikroplanması sonucu ortaya çıkar. Çıban yerin

Ayağın yere basan ve parmak dibi ile topuk arasında kalan hafifçe çukur bölgesi.

Ayağın yere basan ve parmak dibi ile topuk arasında kalan hafifçe çukur bölgesi.

Çocukların oluşumunu anne ve babadan aldıkları kromozomlar belirliyorsa, her insanda bir set kr

Bir evlat babasının sanatını onun ölümünden sonra sürdürür.

Dilin orta damağa abanmasıyla çıkan abanık.

Brezilyanın yağışlı ormanlarında görülen ve süreğen deri değişmeleri doğurduktan başka

Brezilya orman çıbanı etkeni birgözeli ve kamçılı hayvan.

Hkr. git buradan! anlamında kullanılan bir söz. Örn: Ben şimdi boya mı düşünüyorum? Çek

Damak ile dilin sırtı arasından havanın dağılmadan geçmesiyle meydana gelen abanık.

Ağır bir sorunun patlak vermesine yol açmak.

Kişi istediğinde olmayacak gibi görünen işlere çözüm yolu bulur.

Varlıklı ama akılsız ve hesapsız kişi malını gereksiz yerlere harcar, telef eder.

Ses borusu sadece daraltılarak çıkarılan abanıklar ki soluğun yetiştiği kadar uzatılabildik

Bir hecede yanyana gelen iki abanıktan ikincisi. Alt kelimesindeki t gibi.

Türk cambazının becerilerinden biri : ip üstünde ayaklara ağaç kütükleri bağlayıp yürüm

Yapraklarında müsilaj, acı glikozit, tanen, organik asitler, inülin, şeker ve fitosterol içere

Dilin üst ortasının abanmasıyla çıkan abanık.

Dilin ardının veya kök kısmının abanmasıyla çıkan abanık.

Dilin dişlere abanmasıyla çıkan abanık.

Ses borusu kapatılıp hemen bir patlama sesiyle birdenbire açılarak çıkarılan abanıklar ki bi

Dilin ön kenarı, üst dişlerin arka tarafına abanmakla çıkan abanık.

Dilin ön kenarı, aralık bırakılan alt ve üst dişlerin arasına abanmakla çıkan abanık.

Bir doğru-uzaysıyı cebirsel üreten ve doğrusal bağımsız olan altküme.

anat. Cavum uteri'de cornu uteri'nin corpus uteri’den ayrıldığı kısım, döl yatağı dibi, fu

Dilin orta damağa abanmasıyla çıkan abanık.

Dudakların birbirine veya dişlere abanıp açılmasıyla çıkan abanık: b, p, m, f, v.

Durduracın dönen tekerleğe sürtünerek aracın devimsel erkesini ısıya dönüştüren, sürtü

Tabanı (Â…)olan sonlu boyutlu bir E doÄŸrusal uzayı için, E üzerinde (Â…) alarak oluÅŸturulan (Â

Atlarda Staphlococcus aureus’a bağlı olarak eyer altında oluşan, genellikle tımarlama hatasın

Fiil veya ad kökünden fiil yapma ekleri ile türetilen gövde: durdur- (<dur-dur-), görüş- (&

Frengi hastalığının ilk belirtisi olarak, vücudun çeşitli bölgelerinde, en çok da üreme or

Geniz sesi veren abanık: m,n.

Eski bir sınıflamaya göre, söylenirken ses yolu kaslarının gerildiği abanık : p,t,h gibi.

Ses yolu kasları gevşek durarak söylenen aba-nık : b, d, g gibi.

Gırtlaktan çıkan abanık.

Tatarcıkların arakonakçılık ettiği Halep çıbanı asalağından ileri gelen, kaşıntılı bi

1-3 mikron büyüklüğünde, yuvarlak ya da armudumsu biçimde olup, omurgalıların epitel dokular

(…) doğrusal uzayı için, H doğrusal bağımsız ve H nin ürettiği doğrusal altuzay E ye eşi

anat. Piramit kemiğinin pars petrosa'sının mediyal yüzünde meatus acusticus internus'un tabanı

Ardarda ve arada açınık bulunmaksızın söylenen aynı abanık, ki öteden beri "ÅŸeddeli" dediÄ

Bir ilingesel uzayda, her açık kümeyi bir alttakımın bileşimi olurlayan ve açık kümelerden

Damak ile dilin sırtı arasından havanın dağılarak geçmesiyle meydana gelen abanık.

Irlaktan çıkan abanık.

Akkor ışıtaçta, içinden akım girişleri geçen kesim.

Ötümsüz olan S ve Ötümlü olan Z seslerinin ortak adı.

Padişahların şahsına özgü olan, fakat kimi kez olağanüstü onurlamak için, padişah önüne

anat. Eksterna ve interna olmak üzere kafatasının tabanının, for. magnum'dan ala vomeris'e kada

Kılların dibinde başlayıp süratle büyüyen bir iltihaptır. özellikle sırt, ense ve yüzde m

Ses "borusu kapatılıp hemen bir patlama sesiyle birdenbire açılarak çıkarılan abanıklar ki b

Yarı kapalı ve kapalı devre anestezi cihazlarında solunan havadaki karbon dioksiti emen soda lim

Bağlama ve ayrılma sırasında dü-zenteker ve baskı ağırşağı yüzeylerinin aşınmasına en

Bir kayan ayrımlı gösterim dizgesinde, gerçek sayı elde edilmek üzere, değişmez ayrımlı pa

Yazın, ekinin korunmasıyle görevli bekçi.

Bir konbiçim için, varsayılan yükseltinin inildiği kıyı ya da yüz.

DoÄŸrultmanı kapalı bir eÄŸri olan ve bir düzlem içinde bulunan koni için, doÄŸrultmanın sınÄ

Yeni yapılan konuta koruyucu bir ruh sağlamak amacıyla insan kurban etme şeklindeki eski bir hal

Koy çıbanı kamçılısından ileri gelen, deriye yerleşip, sırasında süregenleşerek, çirkin

Amerika'nın sıcak, ormanlık ve yağışlı kesimlerinde, başkonakçı olarak çeşitli yaban hay

Yamaçları yeterince yatıklaÅŸmış koyaklarda, iki yamaç arasında kalan, geniÅŸ ya da dar, lıÄ

Koyak yamaçları arasındaki lığ ovası.

anat. Etçil midesinin pars cardiaca'sı yakınındaki yuvarlak bölge, fundus ventrikuli.

Oku kırmak ya da yanan bir oku güneşe atmak biçiminde oluşan bir kurban sunma türü. bk. kurba

Dilin ön damağa abanmasıyla çıkan abanık.

Tkz. beklenmedik, elverişsiz bir durum karşısında şimdi ne olacak? anlamında kullanılan bir s

Söylenirken ses kirişlerinde titreşme yapan abanak, ki ötedenberi "yumuşak" dediğimizdir: h, c

Söylenirken ses kirişlerinde titreşim yapmıyan abanık, ki ötedenberi "sert" dediğimizdir: p,

Ses "borusu kapatılıp hemen bir patlama sesiyle birdenbire açılarak çıkarılan abanıklar ki b

Rendenin işe sürtünen yüzeyi.

Çiftçilik yapan veya çalışan aç kalmaz.

Eski Yunan gramercilerinin kapantılı abanıklara verdiği ad.

Kum sinekleri tarafından taşınan Leishmania major ve L. tropica’nın neden olduğu hastalık.

a-lı dizge tanımında sözü geçen a sayısı.

Ötümlü olsun, ötümsüz olsun patladıktan sonra bir zaman soluklu bir sesle devam edebilen aban

Bulaşmadan 1-6 hafta sonra ortaya çıkan ve genellikle sümüksel zarlara yerleşen bir çeşit Ha

Sulu Halep çıbanı etkeni olarak suçlu görülen kamçılı hayvan.

(Mimarlık) Bir sütun dizisini taşıyan oturmalık.

Bir kümenin kimi altkümelerinden oluşan ve sonlu kesişim özelliği olan kümeler takımı.

1. Bir X kümesi verildiğinde, X in altkümelerinden oluşan ve aşağıdaki koşulları gerçekley

Tabanidlerin neden olduÄŸu enfeksiyon.

Üstüne kangalların yerleştiriltiği tavlama fırını tabanı.