Söyleyecek söz, verecek karşılık veya yapacak bir şey bulamayacak bir duruma düşmek.

Başkalarının görev ve yetkilerine karışmak ahmaklıktır.

Gece açıkta yatmak, geceyi açıkta geçirmek.

Eşkıya dahi olsan insafı elden bırakma.

Bir ülke vatandaşlarının sahip olduğu bütün üretim faktörlerinin tam işlendirme düzeyinde

Bir ülkenin coğrafi sınırları içerisindeki yerli ve yabancı bütün üretim faktörlerinin ta

Derisi dikenlilerde su kanal sistemine ait taÅŸ kanalın (madrepor kanalı) dışarıya açıldığÄ

(karşılık: madreporit), (Lat. mater = anne, Yun. poros = delik): Derisidikenlilerde su kanal sist

Üretici fiyatlarıyla hesaplanan gayrisafî millî hasıla. krş. gayrisafî millî hasıla, üreti

Üretici fiyatlarıyla hesaplanan gayrisafî yurtiçi hasıla. krş. gayrisafî yurtiçi hasıla, ü

Belirli bir dönemde gerçekleştirilen dışsatım miktarı karşılığında ne kadar dışalım y

Belli bir dönemde vergi ve o geliri sağlamak için yapılan her türlü harcama öncesi hesaplanan

Firmanın toplam geliri ile toplam maliyeti arasındaki pozitif fark. krş. iktisadi kâr, muhasebe

Bir ekonomide belli genellikle bir yıl olmak üzere bir dönemde yapılan tüketim (C), yatırım (

Bir ülke vatandaÅŸları tarafından sahip oldukları doÄŸal kaynaklar, emek, sermaye ve giriÅŸim gÃ

Doğal gayrisafî millî hasıla ile reel gayrisafî millî arasındaki fark.

Cari yıl fiyatlarıyla gayrisafî millî hasılanın (cari fiyatlarla GSMH) temel alınan bir yılÄ

Bir ülkede genellikle bir yıl olmak üzere belli bir dönemde, gerçekleştirilen gayrisafî yatı

Dışalım miktar dizininin dışsatım miktar dizinine oranı biçimde hesaplanan ve belli bir mikt

1. Bir ülkede, genellikle bir yıl olmak üzere belli bir dönemde, gerçekleştirilen ve yıpranma

Net yurtiçi gelire yıpranmaların eklenmesiyle bulunan ve gayrisafî yurtiçi hasıla ile özdeş

Bir ekonomide genellikle bir yıl olmak üzere belli bir dönemde yapılan tüketim, yatırım ve hÃ

Genellikle bir yıl olmak üzere belli bir dönemde, bir ülkenin coğrafi sınırları içerisinde

Cari yıl fiyatlarıyla gayrisafî yurtiçi hasılanın (cari fiyatlarla GSYİH) temel alınan bir y

Bir şeyin bir kimsenin doğruluğuna, adaletine ve isteğine bağlı olduğunu belirten bir söz.

Kişi bir işi yapmak istemezse doğrudan doğruya yapmam demez de birtakım gerekçeler ileri süre

Yanında konuşulanları konuşmaya katılmadan dinlemek. Örn: Her önünden geçtiğim insanın s

1) bulunduğu yerden her an ayrılacakmış gibi eğreti, üstünkörü oturmak 2) mec. hiç iş yap

Bir yerde yiyip içmek, yatmak ve konuk olarak ilgi görmek. Örn: Cemile sekiz, on gün çiftlikte

Misafirin geldiği evde ya yiyecek bulunur veya beklenmedik bir yerden o sırada yiyecek gelir.

Misafir, bütün ağırlamaların yalnız kendisi için olmasını istediğinden gittiği yere başk

Tanrı, misafirin yediğinden kat kat fazlasını, misafir ağırlıyor diye ev sahibine verir.

Misafir bir yerde üç gün kalırsa ne ev sahibi bunu fazla bulur ne de misafir uzun kaldım diye Ã

Konuk, ev sahibinin kendisine çok şeyler ikram etmesini bekleyebilir ama ev sahibi ancak evinde ol

Misafir, ev sahibinin kendine çok şeyler ikram edeceğini umar ama beklediklerini bulamayabilir.

Misafir bir yerde üç gün kalırsa ne ev sahibi bunu fazla bulur ne de misafir uzun kaldım diye Ã

Erken kordalı embriyosunda sırt taraftaki kalınlaşmış ektoderm bandı. Bandın iki kenarının

Antozoon poliplerde (Mercanlar) ortasında ağız bulunan ve tentaküllerle çevrili yassı halkasal

Gayrisafî millî hasılanın yıllar itibarıyla gerçek değerinde ortaya çıkan değişmeleri sa

Gayrisafî yurtiçi hasılanın yıllar itibarıyla gerçek değerinde ortaya çıkan değişmeleri

Gayrisafî millî hasıladan yıpranmaların çıkarılmasından sonra oluşan millî gelir büyükl

Gayrisafî sabit yatırımlardan yıpranmaların düşülmesiyle bulunan yatırım büyüklüğü.

Yurtiçi gelire dolaylı vergilerin eklenmesi ve sübvansiyonların çıkarılmasıyla ulaşılan, n

Gayrisafî yurtiçi hasıladan yıpranmaların çıkarılmasından sonra ulaşılan millî gelir bü

Eski Yunan kadın ozanı Safo’nun çıkardığı söylenilen bif tartı çeşidi.

Başkalarının görev ve yetkilerine karışmak ahmaklıktır.