Bulutları oluşturan bu su damlacıkları hemen yakınlarındakilerle sürekli birleşiyorlar, büyüdükçe büyüyorlar, ağırlıkları artıyor, yeterli ağırlığa ulaşınca yer çekiminin etkisi ile yere düşmeye başlıyorlar. Yeryüzün
Türkiye Alp Kıvrım kuşağı içindedir. Bu nedenle her jeolojik zaman da kabuk tabakası, yer hareketleriyle değişmeye uğramıştır. Dağ oluşum hareketleri ile yükselen sahalar, akarsularla sürekli olarak aşınmıştır.
İlk Türklerde yazılı hukuk kuralları yoktu. Bunun yerine Töre adı verilen ve nesilden nesile aktarılan örf ve adetler vardı. Törede toplumun ve zamanın ihtiyaçlarına göre sürekli yenilikler ve düzenlemeler yapılırdı.
Bitkilerde sinir sistemi ve vücudu sürekli dolaşan daimi bir sıvı (kan) yoktur. Organlar ve dokular arasındaki düzenleme işi ve duyarlılığın sağlanması sadece hormonlarla yapılır.
Akşehir’e gelen bir İranlı, sürekli palavra atarmış. Bir gün: "Bizim Isfahan’da Şahın iki yüz odalı, beş bin arşın boyunda sarayları var."diye söze başlamış, attıkça atmış.
Bulutları oluşturan bu su damlacıkları hemen yakınlarındakilerle sürekli birleşiyorlar, büyüdükçe büyüyorlar, ağırlıkları artıyor, yeterli ağırlığa ulaşınca yer çekiminin etkisi ile yere düşmeye başlıyorlar. Yeryüzün
Öğrenim kredisi alan öğrencilerden, bir gelirle sürekli çalıştıkları tespit edilenlerin kredileri kesilmeyecek.
Türkiye Alp Kıvrım kuşağı içindedir. Bu nedenle her jeolojik zaman da kabuk tabakası, yer hareketleriyle değişmeye uğramıştır. Dağ oluşum hareketleri ile yükselen sahalar, akarsularla sürekli olarak aşınmıştır.
İlk Türklerde yazılı hukuk kuralları yoktu. Bunun yerine Töre adı verilen ve nesilden nesile aktarılan örf ve adetler vardı. Törede toplumun ve zamanın ihtiyaçlarına göre sürekli yenilikler ve düzenlemeler yapılırdı.
Bitkilerde sinir sistemi ve vücudu sürekli dolaşan daimi bir sıvı (kan) yoktur. Organlar ve dokular arasındaki düzenleme işi ve duyarlılığın sağlanması sadece hormonlarla yapılır.
Akşehir’e gelen bir İranlı, sürekli palavra atarmış. Bir gün: "Bizim Isfahan’da Şahın iki yüz odalı, beş bin arşın boyunda sarayları var."diye söze başlamış, attıkça atmış.