Birtakım olumsuz, beğenilmeyen, istenmeyen tutum ve davranışları olduğunu söylemek, kötülem

Olumsuz bir davranış karşısında gerçeği olduğu gibi söylemek.

1) nezaket dışına çıkarak ağır ve kırıcı sözler söylemek 2) gelişigüzel, saçma sapan

Lehte konuşmuyorsun, hiç olmazsa aleyhte de konuşma.

Kendisi bulunmadığı bir yerde bir kimseyi çekiştirmek, dedikodusunu yapmak.

1) bunu söylemek size karşı saygısızlık olacak ancak söylemek zorundayım anlamında özür d

ben üzerime borç saydığım şeyi söyledim, kendimi suçlu saymam anlamında kullanılan bir sö

Çalışan kişinin kötü özellikleriyle müşterilerine rahatsızlık vermeyeni makbuldür.

Çok kısa sürede pek çok yalan söylemek. Örn: Bir ayak üstünde kırk yalanın belini büktü

1) konuÅŸmak 2) belirtmek, anlatmak, ifade etmek.

Hiçbir şey saklamadan bildiklerini söylemek, itiraf etmek. Örn: Mahkemeye havale edeceğim, ora

Yapacağı bir şey hakkında kesin konuşarak övünmek.

Başaramayacağın, sonuçlandıramayacağın bir konuda kesin sözler söyleme.

Yönetimi altında bulunan kimselere sık sık müdahale edenler bekledikleri verimi alamadıkları

Uygunsuz, yakışıksız ve saygısız sözler söylemek.

İnsan sıkıntısını başkasına açıklayarak giderebilir.

Çok az veya yavaş konuşmak. Örn: Üstadı, profesörle taban tabana zıt yaradılışlı bir in

Belli belirsiz anlatmak, isteksizce söylemek. Örn: Size hayır kalmadığını dudak ucuyla söyl

Hlk. affedersiniz, söylemesi ayıptır ama anlamında kullanılan bir söz. Örn: Edeptir söyleme

Peri masallarından daha kısa olan ve değişik biçimleri yeryüzünün birbirinden çok uzak böl

Neşeli, sevinçli, keyifli, güzel vakit geçirmek.

1) işitilemeyecek kadar alçak sesle söylemek 2) uydurarak söylemek.

Ä°liÅŸkide bulunduÄŸun kimseleri sözlerinle incitme, kötüleme ki onlar da sana daha büyük kötÃ

1) iyiliğini söylemek 2) hakkında iyi söz söylemek, desteklemek.

Herkesin içinde, belli bir kimseyi amaçlamadan konuşmak.

1) selamını birine götürmesini söylemek 2) birinin gönderdiği selamı başkasına iletmek.

Bir şey bildirirken konuşanın ağzından çıkan sözlerin bütünü.

Bir kimse veya bir konu ile ilgili olarak söylenmemesi gereken şeyleri söylemek. Örn: Bir vakit

Utanılacak bir durumun açıklanması sırasında kullanılan bir söz. Örn: O zamana kadar hamal

Acele etmeden, seslerin hakkını vererek herkesin anlayabileceÄŸi gibi konuÅŸmak. Örn: Genç kadÄ

Ezgisiyle bir türküyü seslendirmek. Örn: İçeride bir yandan türkü söylüyor, bir yandan da

Saçma sözler söylemek, boşa konuşmak.