Ağ ortamında yapılan reklam etkinliği.

Ağ ortamında yapılan her türlü reklam.

Çok iyi niyetli, merhametli olmak. Örn: O kadar fazla altın yürekli olacağına bir parça daha

1. X ilingesel uzayında bir a noktası verildiğinde, her (…)için (…) olacak biçimde a'nın bir

Yaranın başlangıcına basit ayrı dikiş konulduktan sonra iğnenin yara dudaklarına eşit uzakl

Bak, GeliÅŸimli kipler.

Firmanın piyasa payını artırmak amacıyla diğer mallarla açık veya örtülü olarak karşıla

Tubulusların nebde dokusuyla tıkanması sonucu gelişen kist. Kistlerin çoğu konvolut tubuluslar

Tarihsel ve çağdaş boşinanç ya da boşinanç öğeleri arasındaki bağ. bk. boşinanç, öğe.

Bir dizi ya da dağılımı dört eşit parçaya ayıran ve ikinci dörtte birlik niteliğindeki ort

Bir dağılımın yayılmasını ölçen ve dizinin birinci dörtte birlik (ilkçeyreklik) gözlemiy

Bir taşınır değer için verilen alım satım emirlerinin fiyat ve zaman önceliği kurallarına

X,Y ilingesel uzayları verildiğinde, her (…) gönderimi.

Karbonlama işlemleri için kullanılan, işlemin sürekliliğini sağlayan ve boyunca bir döner bu

(…)düzgün uzayları verildiğinde (…)koşulunu gerçekleyen ve X ten Y ye giden gönderimlerden

(…) Anlamdaş. düzgün sürekli gönderim.

Düzgün sürekli olma durumu.

Siyasi değişmelerden bağımsız olarak iktisat politikalarının değişmeden sürdürülmesinin

Her türlü elektronik ortamda yapılan etkileşimli reklam.

Elektronik reklam etkinliÄŸi.

(Lat. finis = son, erek) : Bir erekle belirlenmiş olma bir ereğe yönelmiş olma. Karşıtı bk. n

1. X ilingésel uzayı, (…)öğesi ile Y düzgün uzayı verildiğinde, Y içindeki her bir V dolay

Tüketicinin yalnızca aradığı niteliklere uygun mal ve hizmetlerin reklamlarını izlemesine ola

EtkileÅŸimli reklam etkinliÄŸi.

Tarihsel, çağdaş gelenek ya da gelenek öğeleri arasındaki bağ. bk. gelenek, öğe. krş. gör

Ruhsal gelişimin her aşamasının, ondan önceki aşamanın sonuç ya da ürünü olduğunu savuna

Marksist emek değer kuramında, toplumun o dönemdeki ortalama beceri düzeyi ve yoğunluğuna bağ

Yapılması icap etmek. Örn: Ruslar, gerekli gördükleri her yerde konsoloshane açabilecekle. -N

(Â…) || Anl. gerek koÅŸul. KrÅŸ.. yeterli koÅŸul.

(…)gerektirmesinde p önermesine göre q önermesi.

(Â…) || Anl. gerek-yeter koÅŸul.

(Derleme.. gereklik, gerekirlik, gerekirlik dizisi) Eylemin yapılması gerektiğini belirten isteme

Genellikle gereklik kipiyle kurulan ve eylemin yapılması gerektiğini belirten tümce: Eve gitmeli

Tümevarımcı bilimlerde genellik ve yasalardan çıkarılmış öndeyilerin gerçekleÅŸme kaçınÄ

Belirli bir zamana girmeyen, fiilin gösterdiği oluş ve kılışın yapılması gerekli olduğunu

Fiilin gösterdiği oluş ve kılışın yapılması gerekli olduğunu geçmiş zamana aktararak bil

Gerçekleşmesi gerekli olan bir oluş ve kılışın duyuma dayanılarak veya sonradan farkedilerek

Yapılması tasarlanan bir oluş ve kılışın gerekliliğini şart koşan birleşik kip. -mAlI-y-s

Gevrek olarak kırılma özelliği.

Tarihsel ve çağdaş görenek ya da görenek öğeleri arasındaki bağ. bk. görenek, öğe. krş.

Halkın aslını bilmediği kelimeleri bildiği kelimelere benzetip onlardan türemiş sayması.

Kendisi ve tersi sürekli olan işlev. Anlamdaş. ikilsürekli gönderim.

Firmanın piyasa payını artırmak amacıyla kendi mallarını satın almaları için tüketicileri

Bir dizi ya da dağılımda gözlemlerin ilk dörtte birinin altında kaldığı birinci çeyreklik

Isıl işlem süreci, parçaların fırın içinden sürekli geçmesi temeline dayanan iterli fırı

(Biçim ruhbilimi) Düz bir çizgi ya da çemberin kıvrımının algılanan durumca belirlenmiÅŸ yÃ

Katmanların birbiri üzerinde kat sırası ile bulunması.

Gelişme süreci içinde eski ile yeni arasındaki nesnel ve zorunlu bağlılık her yeni şeyin yer

Ana babasız oldukları, ana ve babaları belli olmadığı, ana ve babalarınca bırakıldıkları

220° C ile 425° C arasında yapılan çarpı deneylerinde görülen, kimi karbon çeliklerinde yü

MeneviÅŸ gevrekleÅŸmesi sonucunda oluÅŸan gevreklik.

Esansiyel amino asit.

Şerit ve levhaların, paklama işlemi sırasında açığa çıkan hidrojeni soğurmaları sonucu d

Bir firmanın bir üretim biriminin yaptığı reklamın firmanın diğer bir üretim biriminin mall

Tanım kümesi, üzerinde ayrı ayrı sürekli ve sınırlı olduğu sorulu çoklukta altkümeye ayr

Bir malın belirli bir özelliğini vurgulamak yerine, o malı satın alan tüketicilere doğru bir

Veteriner hekimlik eğitiminde klinik öncesi, hastalık görünüş ve gelişiminden önce.

Tüketicilerin zevk ve tercihlerini etkileyerek kendi malına yönelik istemi artırmak amacıyla fi

Bir oyuna çok seyircinin gelmesi için afiş, radyo ve gazetede kısa haber vermeler ve rejisörler

Reklam yaparken kullanılan gazete, radyo, televizyon, mesleki süreli yayınlar, el ilanları gibi

Satış gelirlerindeki oransal değişmenin reklam harcamalarındaki oransal değişmeye oranını g

Herhangi bir kimseyi veya olayı, durumu açığa vurmak, ilan etmek, afişe etmek, ifşa etmek.

Firmanın reklam etkinlikleri için yaptığı harcama.

Mal satışını artırmak için belli bir sürede düzenlenen her türlü reklam etkinliği.

Müşterileri adına reklamın planlanması, hazırlanması ve sunulması etkinliklerini belirli bir

Her türlü aracı kullanarak bir şeyi halka tanıtmak, ünlenmesini sağlamak. Örn: Sizin için

Firmanın toplam satış gelirleri içerisinde reklam harcamaları payı.

Ölçülebilir her E kümesi için (…)olmasını gerektirdiğinde, p, ölçümüne göreceli olmak

Bir ürüne seçici istem yaratmak amacıyla yapılan her türlü reklam.

Bir oluşumun ortaçlığını yitirerek yayılma ve dağılma göstermesi.

Toplumun birbirine karşıt, ama birbiriyle bağlantılı temel özellikleri, bk. sıçrama, sürekl

Bir dizi ya da dağılımda gözlemlerin son dörtte birinin üstünde kaldığı çeyreklik değer.

Çok düşük karbonlu ince çelik levhaların, uzun süre tavlanması sonucunda görülen gevreklik

Kendi içinde kesintisiz olarak sürüp giden (uzay, zaman).

Bir kesinti ya da aralığı olmayan.

Sinema Bir filmin bir uçtan öbür uca kadar çeşitli teknelerdeki kimyasal özdeklerden ve yıkam

Bit ve uyuzböceği gibi, bütün gelişme evrelerinde, yaşamı boyunca asalaklık eden.

Sinema Basıma temel olan film ile bu film yardımıyla basılacak olan boş filmin pencere önünde

Sinema Sürekli basımı gerçekleştiren basım aygıtı.

Devletin bir vadeye bağlamadığı ve ödeme taahhüdüne girmediği (devlet ya hiç anapara ödeme

Enfekte bir canlıda mikrobiyal etkenin sürekli çevreye saçılması.

Encyclopaedia Britannica gibi ansiklopedilerde, belli aralarla yeni basımlar hazırlama yerine, ger

Sinema Basımın hem sürekli hem de değmeli olmasını sağlayan aygıt.

Sinema Filmin aralı devinime uğramaksızın düzgün geçişi. Aralı devinimin karşıtı.

Sinema Bazı sinema aygıtlarında, filmin sürekli devinimle yürümesi sırasında, her resmin san

Sinema Filmin pencere önünden sürekli devinimle geçtiği yeni tür bir 16 mm'lik alıcı.

E ile F ilingesel yöney uzayları için, E den F ye tanımlı tüm sürekli doğrusal dönüşümle

1. Tam gün okul ya da üniversite öğrenimini bitiren ya da belli bir öğrenim basamağından ayr

Parçaların, sürekli olarak bir ucundan sokulup ötekinden çıkarılmasıyle ısıl işlem yapıl

Bilgisayardan alınan sonuçları satır yazıcıdan yazdırmak üzere kullanılan, zigzaglı katlan

Parçaların, taşıyıcılar dizgesi üzerinde daldırılmasıyle uygulanan fosfatlama işlemi.

Sinema Filmin çeşitli sinema aygıtlarında aralı devinime uğramaksızın yol alması.

Bireylerin geçmiş, bugünkü ve gelecekte elde etmeyi bekledikleri gelirlerin ortalaması.

Hanehalkı tüketim harcamalarının en önemli belirleyicisinin sürekli gelir olduğunu dolayısı

İşi geliştirmek için belirli aralıklarla yapılan uzun süreli çalışmalar veya raslantısal

Sinema Birçok makaradan oluşan filmin, çift gösterici yardımıyla, hiç ara verilmeksizin göst

Sinema Gösterimin aralıksız yapıldığı, izleyicilerin her an bilet alıp girebilecekleri sinem

Bir motorun güvenlik sınırları içinde kesiksiz olarak verebileceği enüst güç.

Bireyin, çocukluktan başlayarak erginlik ve yetişkinlik çağında değişik biçimlerde sürekli

Parçaların, fırın tabanı üzerinde ilerliyerek ısıl işlem gördükleri fırın.