Kısa kafalı cücelik.

(Yun. axon: eksen plastos: teşekkül etmiş) Bazı tripanozomlarda kinetoplâsttan vücudun ucuna u

Metal, plastik veya diğer maddelerden yapılmış protezlerin kullanılması.

(Yun. amylum: nişasta plastos: teşekkül etmiş) Bitkilerde renksiz nişasta granülü.

Köken aldığı hücreye az veya hiç benzemeyen hücre veya doku.

Kan damarlarındaki daralan yerlerin genişletilmesi için yapılan anjiyografik bir yöntem.

Tümör hücrelerinin gelişimini önleyen.

Sporozoonların hareketli ve enfektif evrelerinde merozoitler ve sporozoitler gibi çekirdeÄŸin önÃ

1. Aplaziyle ilgili, aplaziye bağlı olan. 2. Yetersiz gelişme gösteren, gelişme göstermeyışl

DoÄŸuÅŸtan veya sonradan oluÅŸan, tedaviye cevap vermeyen, kronik seyirli, genellikle trombositopeni

Eklemlerin hareketini kolaylaştırmak için yapılan plastik ameliyatlar.

(Yun. blepharis = kirpik, Yun.plastos = meydana gelmiş): Bazı birgözeli, kamçılı hayvanlarda k

Göz kapağı üzerinde herhangi bir biçim bozukluğunu düzeltmek amacıyla yapılan estetik ameli

Derideki geniş yaraları kapatmak amacına yönelik olarak yapılan ve yama olarak kullanılacak de

Kimi tripanosomatidlerin belirli gelişim evrelerinde kinetoplastlarındaki DNA içeriğini kaybetti

1. Displaziyle ilgili olan. 2. Normal vücut tipleri dışında vücut tipi gösteren.

Eklemi oluşturan kemik uçlarını (kalça ekleminde kollum ossis femoris) uzaklaştırmak suretiyl

Vulvanın yırtıkları ve biçim bozukluklarının düzeltilmesi ameliyatı.

(Yun. phykos: su yosunu plastos: şekil) Chlorophyceae sınıfına giren yeşil alglerde, hücre bö

(Yun. phragmos: bölme plastos: oluşmuş) Bitki hücrelerinde mitoz bölünmenin telofaz safhasınd

Glikojenik amino asitler.

Ratlarda ve diğer laboratuvar kemiricilerinde enfeksiyona neden olan nematod türü.

Hiperplazi durumuyla belirgin.

Kondrodistrofiya fetalis.

Az gelişmiş, gelişmesi geri kalmış döl yatağı.

(Yun. homos: aynı plastos: kalıp) Organizmalarda analog organların dış görünüşleri bakımı

Eklemi oluşturan kemiklerin arasına metal, plastik, ak zar vb. organik veya inorganik bir madde ye

Örnek hazırlama ve kalıplamada kullanılan, ısı ve basınç altında, toz durumundan katı küt

Gözde, vitreusta atrofi, üreme ve arterya hyolida ile tunica vaskülozada atrofi oluşmamasıyla i

Lensin ön kısmında paralel çizgiler durumunda görülen dogmasal anomali, persiste hiperplastik

Gözün fibromusküler tabakasının ve kısmen de hiyaloit atardamarların kalıntılarından oluş

Entropiumu sağaltmak için gözün lateral açısından ok biçiminde bir deri parçasının çıka

Ketojenik amino asitler.

(Yun. kinein: hareket etmek plastos: şekillenmiş) Trypanosoma denilen bir cins kamçılının kaid

Kinetoplastida takımındaki protozoonlarda uzunlamasına yapılı mitokondri içerisinde bulunan, D

Kinetoplastida takımındaki protozoonlara ait.

Mastigophora alt şubesinde, Zoomastigophorea sınıfında bulunan, Bodonina ve Trypanosomatina alt

Endometriyumun kistik hiperplazisine yangının eşlik etmesiyle oluşan patolojik değişim. Genell

(Yun. khloros: yeşil plastos: meydana gelmiş) Bütün yeşil bitki hücrelerinde bulunan ve klorof

Bazı ökaryotik hücrelerde klorofil içeren fotosentetik organeller.

(Yun. khloros = yeşil, Yun.plastos = meydana gelmiş) Işığa maruz kalan bitki gözelerinde bulun

(Yun. chondros: kıkırdak plastos: meydana gelmiş) Kıkırdak dokusunun hücreler arası maddesind

(Yun. khondros = kıkırdak, Yun.plastos = meydana gelmiş): Kıkırdak dokusunun göze-arası madde

Kornea yaralarıyla ulkus kornea olgularında, lezyonlu kısmın konjunktiva parçasıyla geçici bi

Bazı köpek ırklarının kulak kepçelerinde, doğuştan anomali veya sonradan oluşan biçim bozu

(Yun. chroma: renk plastos: kalıplaşmış) Bitki hücrelerinde ve bazı bir hücreli kamçılılar

(Yun. khroma = renk, Yun.plastos=meydana gelmiş) Bitki gözelerinde ve bazı birgözeli kamçılı

Gırtlak felcinde solunum yolunu rahatlatmak için dikiş uygulanması.

Bağırsak duvarında endofagositik parçalanmaya karşı oldukça dirençli, oksitlenmiş polimeriz

(Yun. leukos: ak plastos: oluşmuş) Bitki hücrelerinde ya da bazı kamçılı bir hücrelilerde bu

(Yun. leukos = ak, Yun.plastos = meydana gelmiş) Bitki gözelerinde ve bazı kamçılılarda buluna

(Heykel) Bir çeşit kalıp alma tekniği. Kabartma üzerine hafif yağ sürülür. Üstüne kolalan

1. Metaplaziyle ilgili olan. 2. Metaplazi gösteren, metaplazi sonucu oluşan.

(Yun. monos: tek plastos: teşekkül etmiş) 1. Tek bir formu olma. 2. Bir kloroplâstı olan hücre

Tümör özelliğinde, yapısında veya ona ilişkin olan.

(Yun. neos: yeni plastos: oluşmuş) Hücrenin kanserli hücreye dönüşmesi ile meydana gelen değ

(Yun. plastos: şekillenmiş elaion: yağ) Bitki hücrelerinde, içinde sıvı ya da katı yağ depo

(Yun. osteon = kemik, Yun.plastos = meydana gelmiş,): Kemik dokusunun göze-arası maddesi içine s

Kusurlu kemiği düzeltme ameliyatı.

Yemek borusundaki striktürün uzunlamasına kesilmesi ve enine dikilmesiyle bir genişleme sağlanm

Özellikle damak yarığını düzeltmek amacıyla damak üzerinde yapılan estetik ameliyat.

Kanser olgularında kanserle birlikte ve ona bağlı olarak görülen.

Tümörün birincil etkisi dışında, kimi kanser hücrelerinden salınan maddelere bağlı olarak

(Yun. peri: etrafında plastos: kalıplaşmış) Bazı bir hücreli hayvanların pelikulası.

Kalıcı hiperplastik birincil vitreus.

Kalıcı hiperplastik tunikavasküloza lentis.

Pilorustaki bozukluğun ameliyatla düzeltilmesi.

5 kısım polietilen ve 95 kısım ağır parafinin 130°CÂ’de karıştırılıp soÄŸuk merdaneler Ã

(Yun. plastos = meydana gelmiş), Bitki gözelerinde ve birgözeli hayvanlarda bulunan ve çok defa

Oyuncu oynarken yumuşak, uyumlu bir hareket sırasıyla gereğine göre- gövdesini ve gövde organ

Vücutta yaraların veya hastalıklı yerlerin aynı vücudun başka yerlerinden alınan başka doku

Testere ile kesilebilen, rendelenebilen, esnek, cam görünüşünde saydam gereç.

Oda sıcaklıklarında dengeli olan, ısı ve basınç altında yumuşayarak her biçime sokulabilen

Polivinilasetat (p.v.a.) dan hazırlanan ve mobilyacılıkta kullanılan ağaç yapıştırıcısı.

Bitki hücrelerinde ve bir hücreli hayvanlarda bulunan organel.

Bitkilerde renk pigmentlerini taşıyan bir organel. Yeşil bitkilerde en fazla rastlanan plastit fo

Fotosentezde, kloroplâstta elektron taşıma zincirinde elektron taşıyıcı olan bir izopren.

1. Kaplumbağaların ventral kemiksi kalkanı. 2. Araknidlerin sternumu. 3.Bazı böceklerin yumurta

(F. plastron = göğüs safihası): Kaplumbağalarda, bağanın karın tarafına verilen özel bir a

Böcek yumurta kabuğunda olduğu gibi sınırlı alanda tutulan bir gaz tabakası aracılığı ile

Mikrosporidea’ların polar filamentinin yanında bulunan belirgin vakuol.

Eklemi oluşturan kemiklerin arasına metal, plastik veya ak zar gibi organik veya inorganik bir mad

(Yun. protos: birinci plastos: şekillenmiş) Hücre duvarı olmayan protoplazma kitlesi.

Lizozim veya penisilin etkisiyle hücre duvarını kaybetmiş, Gram pozitif bakteri.

(Yun. protos: birinci plastos: şekillenmiş) Kültüre alınan hücrelerden veya bitki dokularında

Kemiklerin ekleme bakan yüzlerinde geniş yıkılmamalar bulunduğu zaman, bu kısımların eksize

Dudaklardaki biçim bozukluklarının ameliyatla düzeltilmesi.

Hücre duvarı enzimlerle uzaklaştırlmış maya hücresi.

(Yun. sphaira: küre plastos: meydana gelmiş) Hücre duvarı sunî olarak uzaklaştırılmış faka

Penisilin gibi hücre duvarını yıkılmayan maddelerle hücre duvarı kısmen uzaklaştırılmış

İdrar torbasındaki bozukluğun ameliyatla düzeltilmesi.

Ä°nkontinens durumlarında idrar kaçmasını önlemek için idrar torbası kollumunun daraltılmasÄ

Ratlarda mide karsinomlarına neden olan nematod türü.

Ağızdan alınan bir parça lambonun damak yarıklarının kapatılması amacıyla yarık bölgeye

Trochlea ossis femorisin yüzlek olduğu durumlarda buradan kıkırdak tabakasının kaldırılarak

Meme başının biçim bozukluklarında başvurulan düzeltme operasyonu.

(Yun. tonos: germe plastos: meydana gelmiş) Koful zarı belirli bir zarı olan plâstit.

(Yun. tonos = germe, Yun.plastos=meydana gelmiş) Koful zarı belirli bir zarı olan bir plastid.

İçinde, toplaştırma işlemi yapılan aygıt.

Öğütülmüş ya da doğal olarak toz biçiminde olan filizleri toplaştırgaçta ısıtarak topla