o şeyle hiçbir ilgisi yok anlamında kullanılan bir söz.

Kişi yoksul olabilir, işsiz ve parasız kalabilir ama aç kalmaz, mutlaka bir geçim yolu bulur.

Baba kaç çocuğu olursa olsun, hiçbir ayrım yapmadan hepsine bakar, onları büyütür çocuklar

Babalar çocukları için büyük fedakârlıklara katlanırlar ancak çocuklar babaları için feda

İçinden hiç ağaç kesilmemiş, sık ve gür (orman, koru).

Eşlek bölgesinin sıcak ve her zaman nemli iklim koşulları altında gelişmiş olan katmanlı, t

Gümrük bildirmeliğinde, adı yer almamış, giderek belirtilmemiş olan mal.

Bern Birliği Sözleşmesini imzalamamış bir ülkenin uyruğu olan yazarlar.

Latincede, bir eylemi henüz sona ermemiş olarak anlatan fiil zamanı.

Az da olsa sürekli gelir, ne denli çok da olsa, giderek tükenen hazırı yemekten daha iyidir.

Sigorta konusu olan mala ilişkin ödemenin hasara göre belirlendiği, ayrıca gümrük vergileri,

Hem gereksinim duyduğu konuda yardım istiyor hem de yapılan yardımı küçümsüyor.

Türlü tarihsel etkenler nedeniyle sanayileşememiş olan, üretimi ilkel uygulayımlı tarıma day

1) tam bir sağlığa kavuşmak 2) başından geçmemiş gibi olmak. Örn: Bir saniye içinde hasre

Görgüsüz kişi, günün birinde ummadığı bir şeyi elde ederse sevincinden ne yapacağını ş

Görgüsüz kimse ummadığı bir şeyi elde ettiğinde ne yapacağını şaşırır.

Gümrüğe bildirimde bulunmadan, ödenen gümrük vergisine karşılık gelen mal miktarından daha

Gümrüğe giriş işlemleri yapılmamış, yani vergi ve resimleri ödenmemiş mal.

Magma içinde ilkel olarak bulunan gaz.

Yer içinde türemiş, önceden havayuvarına girmemiş ve yeryüzündeki su dolaşımına katılmam

1) hiç kullanılmamış 2) ortalığa çıkmamış 3) çok ağır hakaret içeren.

Başkasına kötülük yapmayı tasarlayan kimse, kötülüğünü yapmaya fırsat bulmadan cezasın

Kişinin gerçekte tanıdığı yerler ve nesneleri ilk kez görüyormuş duygusuna kapılması.

Taşınır değerler piyasasında alım satımı yapılmasına karşın bedeli ödenmemiş veya öde

Sermaye mallarında ve emekte herhangi bir nicelik değişmesine yol açmaksızın niteliği değiş

Testisler normalde skrotum ya da halk arasındaki deyimiyle erkekte torba denilen yapı içinde bulu

Testisler normalde skrotum ya da halk arasındaki deyimiyle erkekte torba denilen yapı içinde bulu

İçine insan girmemiş, içinde insan olmayan. Örn: Yine yeşil yosunlu, insan ayağı değmemiş

İşleyimin her türlü yapım için gerekseme duyduğu işlenmemiş ya da yarı işlenmiş tarımsa

İşleyimin her türlü yapım için gerekseme duyduğu işlenmemiş ya da yarı işlenmiş tarımsa

Soyunu, yetiştiği yeri veya çevreyi hor görenler için kınama yollu söylenen bir söz.

Bir erkeğin karıları birbirleriyle anlaşabilirler ancak kardeşlerin karıları geçinemezler.

Gözlem sıklıklarını kümeler içinde değil, tek tek değerler biçiminde veren sıklık dağı

1) okula gitmemiş 2) tkz. kaba, saygısız.

Devinimleri nicemleme koşullarına girmemiş, dolayısıyla çizgi izgeleri yerine sürekli izgeler

Bir şirketin ortaklarının ödemeyi taahhüt ettikleri, ancak henüz ödememiş oldukları sermaye

Bir erkeğin karıları birbirleriyle anlaşabilirler ancak kardeşlerin karıları geçinemezler.

Sertleşmeye uğramamış olan.

Sertleştirme işleminden geçmemiş çelik.

Hava kaçırmaz karbonlama fırınlarında, taşıyıcı gazla karıştırılmadan kullanılan hidro

Ne kadar çekici olursa olsun, suçu kimse kabul etmez.

Beğenmediğiniz durumu, sürüp giden bir anlaşmazlık konusu yapmayınız, hoş görüp kabul edi

Yabancı maddeleri ayrılmamış yem.

Gerekli koşullarını yerine getirmeden bir işe başlayan kişi olumlu sonuç alamaz.

Tanrı, rahat bir yaşam veya yetenek kısmet etmemişse kulun elinden bir şey gelmez.

Yeryüzünün işlenmemiş, boş ya da çok ıssız bölümlerine verilen ad. bk. yerleşilmiş yer.