-
Çankaya » Özel Ehliyet Keyfi Motorlu Taşıt Sürücüleri Kursu
Cumhuriyet Mah. Mithatpaşa Cad. No: 24 İç Kapı No: 4 Çankaya / Ankara
-
(bir Ä°ÅŸ Ki) DeÄŸme Keyfine
Söz konusu işten çok hoşlanıldığını anlatmak için kullanılan bir söz.
-
(bir Şeyin) Keyfini Çıkarmak
Bir şeyden iyice tat almak. Örn: Pazarın keyfini çıkarmak için saat ona doğru villanın ucu
-
(birinin) Keyfini Kaçırmak (bozmak)
Üzmek. Örn: Ne istedin adamdan, dedi. Keyfini kaçırdın oruçlu oruçlu. -H. Taner.
-
(birinin) Keyfini Yapmak
Her türlü istek ve dileği yerine getirmek. Örn: Ben dünyaya sanki herkesin keyfini yapmak, her
-
(birinin) Keyfinin Kâhyası Olmamak
Birine alışkanlıklarına, davranışlarına, düzenine karışmaya hakkı olmamak. Örn: Eloğlu
-
El İçin Yanma Nâra, Yak Çubuğunu Bak Keyfine
Başkalarının derdini kendine sorun yapıp da kendi rahatını ve düzenini bozma.
-
Gel Keyfim Gel
Büyük bir memnunluk ve alay anlatan bir söz. Örn: Oh, artık sabahın bu vaktinde güneş henü
-
Kara Kışta Karlar, Martta Yağmaz, Nisanda Durmazsa Değme Çiftçinin Keyfine
Kara kışta kar yağar, martta yağış olmaz, nisanda da çok yağmur yağarsa o yıl bol ürün a
-
Keyfi Bilmek
İsterse yapmak, nasıl isterse öyle yapmak. Örn: Gelmeyecekmiş, keyfi bilir!
-
Keyfi Bozulmak
1) hastalanmak 2) canı sıkılmak, rahatı kaçmak.
-
Keyfi Kaçmak
NeÅŸesi kalmamak. Örn: Bir yatılı okul yatakhanesinde olduÄŸunu hatırlayınca keyfi kaçmıştÄ
-
Keyfi Yerinde Olmak
Sağlığı, neşesi, mutluluğu bulunmak. Örn: Bugün keyfim yerinde olmadığından, arz odasın
-
Keyfinden Bayılmak (dörtköşe Olmak)
Tkz. bir şeyden çok kıvanç duymak. Örn: Derhâl terennüme başlardım, adamcağız keyfinden
-
Keyfine Bakmak
Dilediğince yaşamak, güzel vakit geçirmek. Örn: Beyin seni davet etmiş, iç, ye, keyfine bak!
Nasreddin Hoca kasabanın pazarına gitmiş. Eşeğini bir yere bağlamış. Alış veriş yapmış. Döndüğünde eşeğini bağladığı yerde bulamamış.