Sözde veya yazıda, görenek ve töre gereğince örtmece ile anlatılacak kavramları öz kelimele

1. Dar anlamıyla tiyatroda, tragedyanın belirleyici yanı, temel özelliği ye felsefi özü. 2. B

Büyük sıkıntılar içinde bulunanlar mantık dışı işler yapabilirler.

Tragedya ile komedya özelliklerinin bireşiminden ortaya çıkmış oyun türü. Acı bir görünü

Sinema/TV. Gülünç olaylar ile acıklı olayların birbirini izlediği, izleyicinin dikkatinin gü

Acıklı tarafı gülünç tarafından çok olan komedi.

Gülünç durumların birtakım acıklı durumlardan çıktığı tiyatro yapıtı türü. Acıklı

Konusu acıklı, sonu kötü biten opera türü.

1. Eski konumuyla içinde müzikli geçiÅŸleri olan, konuÅŸma örgüsü ezgisiz ,müzikli sahne yapÄ

Bir konu veya sorunu aydınlatmak, kapalılıktan kurtarmak, anlaşılır duruma getirmek.

Irakgörür fotoğraf makinesi gibi optik araçlarda ağız çapı, ışığın girebildiği deliği

Yumurta kabuÄŸundaki mikropil, kemik veya zarsı yapılardaki küçük delikler gibi herhangi bir aÃ

Türk yargılıklarında, kimi ayrılıklar dışında, duruşmanın herkese açık olması.

(Derleme. aralık) Ãœnlü veya ünsüzün meydana geliÅŸinde boÄŸumlanma nokta veya bölgesinin çeÅ

Açık denilen seslerin hali.

Sözün veya yazının ne demek istediği hemen anlaşılacak derecede yerinde kelimelerden meydana

Teleskop, fotoğraf makinesi gibi optik araçlarda, ışığı toplayan ayna veya merceğin çapı.

Bir mercek yüzeyinin etkin çapının odak uzaklığına oranı.

1. Ünlülerin boğumlanmaları sırasında ağız yolunun ve çene açısının genişlik durumu ba

Bir konu veya sorunu anlaşılır duruma getirmek.

Kamu görevi yapan kimi kurumların gördükleri iÅŸlerin ve özellikle görüşmelerin herkese açÄ

Bir konu aydınlanmak, anlaşılır duruma gelmek.

Optik araçlarda açıklığın odak uzaklığına oranı.

Optik araçlarda odak uzaklığının açıklığa oranı.

Ağız boşluğuna girilen açıklık.

Ağız boşluğuna girilen açıklık.

(Lat. evidentia videre = görmek, evidens = açıkça görünen, göze görünen, açıkça kavranan

Sinema/TV. Işık düzengecinin en büyük çapının, merceğin odak uzunluğuna bölünmesiyle eld

Bütçedeki gelir ve giderlerin öngörülerine ilişkin bilgilerin gerek yasama organı üyeleri, g

Sinema/TV. Açıklığı olağanın üstünde olan mercek.

Deklinasyon Gökyüzünde bir noktanın gök ekvatorundan açısal uzaklığı.

Taşıtın ön ve arka dingilleri arasındaki uzaklık.

Genellikle dışalım ve dışsatım toplamından oluşan dış ticaret değerinin millî gelir içi

Bir ülkenin dışalım ve dışsatım değerleri toplamının millî gelire oranı.

Deri üzerine dokundurulan iki uç, tek bir uç gibi algılandığı zaman, aralarında beliren açÄ

Genel töre ve güvenliğin korunması amacı dışında, duruşmanın herkese açık olması.

Sinema/TV. Alıcı ışık düzengecinin en son açılma noktası yaklaşık olarak, açıklıkla ay

(Yun. göne: tohum poros: kanal) Eşey organlarının vücut dışına açıldığı delik. Gonopor.

Eşeylik organlarının vücut dışına açıldığı delik.

Halka sunulmuş hisse senetlerinin nominal değerleri toplamının, tüm hisselerin toplam nominal d

Sinema/TV. Bir ışık düzengecinin açılma derecesi, ayarlandığı açıklık.

Bir tasarım, araç ya da çözümlemede kullanılan kavramların herkes için ortak bir tanımını

(Mimarlık) Kemerin oturduğu iki ayak ya da duvar arasındaki açıklık. a. bk. kemer gözü, keme

Sinema Değişir örtücülü alıcılarda, örtücünün ışık geçiren bölümünün açıyla ö

Piyasanın rekabete açılma derecesini gösteren, serbest tüketici tüketimlerinin toplam tüketim

Rektesansiyon. Gökyüzünde bir noktadan geçen boylam dairesinin, gök ekvatorunu kestiÄŸi noktanÄ

Kloakı bulunmayan hayvanlarda üreme ve boşaltım organı kanallarının, anüsün hemen gerisinde

Sinema/TV. Bağıntılı açıklığı çok büyük olan mercek çeşidi.

(Resim, Heykel) Kötü, yaratmadan uzak, gösterişe önem verilerek yapılmış (resim, heykel). a.

Başta Anayasa ilkesi olarak duruşmaların herkese açık olması.